Gül Kokusunu Gönüllere Nakşeden Bir Velî: Yahyalılı Hacı Hasan Efendi (ks)
Müslümanlar, Hz. Peygamber’i (sav), vahyi/Kur’ân-ı Kerîm’i anlama ve vahyin çizdiği çerçeve içerisinde hayâtı anlamlı kılabilmeye açılan bir kapı olarak görmüşlerdir. Bu sebeple İslâm’ın ana kaynağı olan Kur’ân-ı Kerîm’den sonra, Hz. Peygamber’in (sav) söz, fiil ve takrirlerini ifâde eden Sünnet-i Seniyye’yi dînin ikinci kaynağı olarak kabûl etmişlerdir. Sûfîler ise maddî olarak aramızdan ayrılan Hz. Peygamber (sav) ile hemhâl olabilmek için O’nun (sav) sünnetine sarılmayı ve mânevî şahsiyetinden istifâde edebilmek için salât ü selâmlar ile O’nu (sav) yâd etmeyi bir vazîfe olarak benimsemişlerdir. Bununla sûfîler, Hz. Peygamber’in (sav) sünneti ve mânevî şahsiyetiyle bir yakınlık elde ederek Kur’ân-ı Kerîm’in ana hatlarını belirlediği, dünyâ-âhiret dengesi üzerine kurulu ve adâletten şaşmadan dünyâyı ihyâ etme duyarlılığıyla hayatlarına yön vermeyi hedeflemişlerdir. Sûfîlerin bu konudaki hassâsiyetlerini yirminci yüzyılda büyük bir özveriyle sürdüren önemli isimlerden birisi de Yahyalı...
» Devamı için tıklayınız ...